DOMATES SOS
IMG_0001 (2)

Makarnalarınızda ya da ev yapımı ince hamur pizzalarınızda kullanabileceğiniz şahane bir sos.
Bu sosu 1 hafta kadar buzdolabında saklayacağınız gibi minik buz kalıplarında dondurabilirsiniz de, ben ikincisini daha sık uyguluyorum, acil ihitiyacım olduğunda hemen elimin altında oluyor.

Malzemeler
Yarım kilo domates (yaklaşık 3 büyük domates)
Soğan (soğan büyük ise 1/4ünü kullanın)
2 sarımsak
2 kesme şeker
Zeytinyağı
Tuz – Karabiber

Yapılışı
* Soğan ve sarımsakları yağda soteleyin. Soğan büyükse hepsini kullanmayın, çünkü burada amaç soğanın aromasını katmak bu yüzden çok az kullanıyoruz. Yarım kilo domates için 40gr. kadar.
* Kabuklarını soyup küp küp doğradığınız domatesleri ekleyin.
* Tuz, biber ve şekerleri ekleyin.
* Yarım çay bardağı soğuk su ekleyip, önce yüksek ateşte kaynatın. Kaynadıktan sonra ateşi kısıp, kısık ateşte yaklaşık 40 dakika kapağı yarım kapalı olacak şekilde pişirin.
* Blender ile pürüzsüz hale getirin.

Minicik Notlar
* Normal su yerine tavuk suyu kullanabilirsiniz, daha lezzetli olur ama bu şekilde saklama süresi azalır.
* Domatesin kabuklarını kolay soymak için, domateslerin arkasına bıçakla artı işareti yapıp, kaynar suda 3-4 dakika bekletin. Hemen soğuk suya atın ki, pişmeleri dursun.
Kolayca soyulacaklardır.
Yalnız salata yaparken bu işlemi kullanacaksanız, domatesler, sıcak suda çok tutmayın, çünkü sıcak su domatesleri pişirir.

Share the joy

Written by Simge Çalışkan

Küçükken hep mutfağa girerdim, çok güzel yemekler yapardım..." diye cümleye başlamak isterdim ama benim hikayem maalesef böyle başlamıyor... Evlenince aç kalmamak için yemek yapmaya başladım, soğan ve sarımsaktan nefret eden bir insandım... Bu yüzden soğansız yemek yapma girişimlerim de oldu ama tatsızlıkla sonuçlandı. Böyle bir insanın aşçı olmaya kalkışması pek de tutkulu görünmüyor farkındayım. Ama evde her gün yemek yapınca aslında yemek yemesini ve yapmasını çok sevdiğimi sadece farklı tatlar aradığımı farkettim. Yeni kitaplarla değişik yemekler denedim, yedim, içtim... Daha sonra gazetede gördüğüm bir ilanla Mutfak Sanatları Akademisi'ne yazıldım. Gerçek mutfakta çalışmak nedir hiç bilmezken mutfağın enerjisine, hızına ve hatta o adamı öldüren stresine bile aşık oldum ve artık diplomalı bir aşçıyım..

Leave a Comment

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.