PARİS, PARİS 2014

IMG_20140723_095038

Tatile çıkmadan önce yeme-içme hakkında o kadar çok araştırma yapıyorum ki, benim gibi delilere belki yardımcı olur diye ısrarla tatil yazılarını yazmaya devam ediyorum. Bir yardımı dokunuyor mu onu da bilmiyorum şimdiye kadar kimse “şu yazdığınız sayesinde buraya gittik, çok güzeldi” yazmadı ama neyse.

En hızlısından Paris’te nerede ne yedik, gidip yemek yiyebileceğiniz yerlerin listesini yazacağım.

 

LA FERRANDAISE

Processed with VSCOcam with t1 preset

İlk Paris gezimizde tamamen tesadüf eseri bulup yemek yediğimiz bu yeri biz o kadar sevdik ki, bu gidişimizde de ilk gün hemen rezervasyonumuzu yaptırdık. Burası iki katlı ama küçük bir mekan, ilk gidişimizde rezervasyonumuz yoktu ama kapıda biraz beklemiştik, bir de saat dokuz civarıydı bu yüzden girebilmiştik sanırım, eğer rezervasyon yaptırabilirseniz iyi olur.

Her ay menüleri değişiyor bu yüzden paylaştığım bu yemekleri bulmanız pek mümkün değil ama nasıl şeyler var fikir edinebilirsiniz. Fix menü 35 euro civarı ve başlangıç, ana yemek ve tatlıdan oluşuyor bu fiyata bu kadar çok ve leziz yemek daha ne olsun.

 

Henüz bir yıldızı olmasada Michelin Guide rehberinde ismi geçiyor. Listeye eklenip, gidilmesi gereken yerlerden.

 

DALİ MÜZESİ

İlk seferinde gitmediğim (bilmediğim için) bu sefer de önünden geçerken gördüğüm “Dali Müzesi” var ki yemekle ilgisi olmasa bile yazmadan edemeyeceğim, kesinlikle gidin. Zaten Montmartre’ye kesin gideceksiniz müze de orada zaten.

_20141114_172211

Giriş 7,5 euro sanırım, fotoğraf çekmek yasak olduğu için telefonla hızlıca hatıra kalsın diyerek bir iki fotoğraf çektik.

IMG_20140720_184913_1

 

TELESCOPE

Bu sefer sadece yemek yerleri değil, kahve içebileceğim yerleri de araştırdım. Lakin hepsi sokak aralarında ve gitmek için çok uzak mahallelerde olduğundan sadece iki yere gidebildim. İlki Telescope, çok minik bir yer. İçerisi on kişi bile almaz sanırım, zaten insanlar genelde hızlıca kahvesini içip gidiyor. Yer bulursanız camın kenarında uzun uzun oturun.

IMG_20140721_152931

 

SATURNE

Ben nereden kimden neden burayı listeme eklemişim hiç bilmiyorum ama birçok yorum sayesinde gitmeye karar verdik, rezervasyonun şart olduğunu bildiğimizden gündüz gidip yer ayırttık. Bu sırada bize menü hakkında bilginiz var mı diye sordular, “nasıl yani” derken anlatmaya başladılar. Burada menü yok. İki başlangıç, iki ana yemek ve iki tatlıdan oluşan menü 65euro. Eğer ben hiçbir şeye itiraz etmem her şeyi yerim derseniz rahatlıkla gidebilirsiniz.

 

Bizim şansımıza menüdeki et (güvercin) de gayet iddialıydı. Tavuk yemekle ördek yemek arasında hiçbir fark yokken nedense bunları tüketmek daha zor. Fransızların da en çok kullandığı iki hayvan ördek ve güvercin. Her menüde mutlaka ördek görürsünüz.

Yemeklere gelince kesinlikle gitmeli ve bu yemekleri tatmalısınız. Yediğim Tuna balığı ve kirazın tadı hala aklımda. Başlangıçta gelen fesleğenli domatesler ise biraz daha biraz daha olsa dedirtiyor. Gerçekten her yemek tabağı sıyıralım iyice, bir parça bile kalmasın dedirtecek kadar iyiydi.

 

CAFES VERLET

Burası Telescope’a göre çok daha büyük bir yer ve çok daha fazla kahve çeşidi var. Önünüze bir menü geliyor ve hangi bölgeden nasıl bir tatta kahve istiyorsunuz  seçip o kahveye göre latte mi, espresso mu ne içeceksiniz söylüyorsunuz.

Processed with VSCOcam with t1 preset

Ben Indonesie Java Jampıtt diye bir kahve seçtim ki cidden çok sert ama lezizdi.

 

LE BEURRE NOISETTE

Metroya binip Paris’in uzak yerlerine gidiyoruz neden çünkü orada güzel yemek yiyebileceğimiz bir yer varmış. Biz yemek yiyeceğimiz yerleri ararken şehri geziyoruz diye boşuna demiyorum ben. İndik metrodan yürüyoruz bir ara sokağa geldik ve Noisette orada. Mahalle arasında, cadde kenarında inanılmaz. Dışarıya iki tane masa koymuşlar onlardan birine oturuyoruz, içerisi de küçücük zaten.

Ne zaman yemek yesem sonrasında fix menü söylemeyeceğim diyorum ama elimde değil daha fazla yemek tatmak için yine söylüyorum ama bu sefer yemek sonunda gerçekten öleceğimi sandım bu adamlar bu kadar çok yemeği nasıl yiyorlar.

Çalışanlar inanılmaz ilgili, tatlı. Fransız mutfağını başka mutfaklarla birleştirmişler ortaya daha hafif daha leziz yemekler çıkmış. Mesela başlangıçta yediğim karidesler tam Uzakdoğu ama yediğim tatlı baba au rhum (rom baba) tam bir Fransız. Tatlının yanında koca bir şişe rom da geliyor, koy ne kadar koyarsan sanırım bizde olsa iki damla damlatır, isteyince de surat asarlardı.

Fransa’da yemeklerde malzemeden asla kısmıyorlar ve belki bu yüzden bu bana bazen çok fazla geliyor, tavuklu salata dediğinizde bol tavuklu, somonlu krep istediğinizde üzerinde neredeyse 150gr somon füme gelebiliyor, sonra da Fransız yemekleri çok ağır diye söyleniyorum.

Sonuç olarak buraya da gidilir çok güzel yemekler yenilir, kesinlikle pişman olunmaz.

 

BIG FERNAND

IMG_20140721_144223_2

Fransa’da hamburger mi yenir demeyin, gidin. En güzel patates kızartması ve hamburgeri mideye indirin. Zaten hazırladığınız gezi listesinde büyük ihtimalle buralar yoktur ve bu hamburgerci sayesinde oraları da gezmiş olursunuz. İçerde sanırım üç ya da dört masa var. Açık mutfak kapının tam girişinde ve inanılmaz organize şekilde hızlıca çalışıyorlar. Yerinize oturmadan önce elinize menü veriyorlar ve istediğiniz ekmeği, ne tür et istediğinizi seçiyorsunuz. Tavuk, dana, domuz ve en güzel kısmı vejetaryen hamburger de hazırlıyor olmaları. Yine içerisine koyacağınız malzemeleri de seçip etinizin nasıl pişmiş olacağını da söyleyip paranızı ödedikten sonra yerinize oturuyorsunuz. Hızlıca hazırlanmış hamburgerler geliyor ve leziz, şahane, patatesler ise çıtır çıtır biz bayıldık.

Çektiğim fotoğrafı yanlışlıkla silmemiş olsaydım siz de ne olduğunu görebilecektiniz en iyisi gidin yerinde görün.

 

 

TATLI TATLI DAHA ÇOK TATLI

Paris’e gidip de tatlı yemeden dönülür mü..

Angelina, Pierre Herme, Jean-Paul Hevin, Laduree’nin olduğu bir şehirde bu pek de mümkün değil.

IMG_20140720_144426_2

İlk gidişte gözden kaçırdığım yere bu sefer gidiyorum, iyi ki de gitmişim çünkü yediğim en leziz eklerdi ve bir sürü çeşit vardı.

IMG_20140722_104857

Eklerlerin içeriklerini de  Fransızca yazdıklarından ben gitmeden önce internet sitesinden her eklerin Türkçesini yazmıştım (tatile böyle hazırlanılır)

image_2

Pierre Herme‘ye gidin demeye gerek yok herhalde ama bir kere yetmez iki kere gidin.

Processed with VSCOcam with t1 preset

Berthillon Seine Nehri’nin oralarda yine ara sokakta bir yer ama dondurmalar müthiş. Kendi yeri dışında bazı kafelerde de bu dondurma satılıyor, ben hem yerinde hem de oturduğumuz kafede görünce dayanamadım yine yedim. Siz de yiyiniz.

Ve son olarak da tabii ki Sadaharu Aoki

IMG_20140722_124358

Seçmek çok zor

IMG_20140722_123943

Bu sefer eve dönerken buradan iki reçel aldım, biri passion fruit diğeri ise portakallı reçelin formu bizim evde yaptıklarımızdan epey farklıydı daha jel kıvamındalar ama içeriklerinde elma pektini kullanılmış bu sayede şeker miktarı daha az ve meyve tadını alabiliyorsunuz.

 

TELESCOPE

5 Rue Villedo. 75001. Paris. France

La Ferrandaise

8 rue de Vaugirard 75006 Paris

Espace Dali

11 Rue Poulbot, 75018 Paris

Saturne

17 Rue Notre-Dame des Victoires 75002 Paris

Cafe Verlet

256, rue Saint-Honre  75001

Le Beurre Noisette

68 rue Vasco de Gama 75015

Big Fernand

32 rue du Saint-Sauveur 75002

L’eclair de Genie

14 rue Pavée 75004

 

 

 

Share the joy

Written by Simge Çalışkan

Küçükken hep mutfağa girerdim, çok güzel yemekler yapardım..." diye cümleye başlamak isterdim ama benim hikayem maalesef böyle başlamıyor... Evlenince aç kalmamak için yemek yapmaya başladım, soğan ve sarımsaktan nefret eden bir insandım... Bu yüzden soğansız yemek yapma girişimlerim de oldu ama tatsızlıkla sonuçlandı. Böyle bir insanın aşçı olmaya kalkışması pek de tutkulu görünmüyor farkındayım. Ama evde her gün yemek yapınca aslında yemek yemesini ve yapmasını çok sevdiğimi sadece farklı tatlar aradığımı farkettim. Yeni kitaplarla değişik yemekler denedim, yedim, içtim... Daha sonra gazetede gördüğüm bir ilanla Mutfak Sanatları Akademisi'ne yazıldım. Gerçek mutfakta çalışmak nedir hiç bilmezken mutfağın enerjisine, hızına ve hatta o adamı öldüren stresine bile aşık oldum ve artık diplomalı bir aşçıyım..

Leave a Comment

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.